Bambu Ağacının Hikâyesi Ve Türkiye de Bağımsız Denetim
Selahattin İPEK
Bağımsız Denetçi
bdselahattinipek@gmail.com
Hayatta hiç bir şey yolunda gitmiyor diyenlere...
“Çin Bambu ağacının yetişmesi, “ olumlu ısrar için “ güzel bir örnektir.
Çinliler bu ağacı şöyle yetiştirir:
Önce ağacın tohumu ekilir, sulanır ve gübrelenir.
Birinci yıl tohumda herhangi bir değişiklik olmaz. Tohum yeniden sulanıp gübrelenir. Bambu ağacı ikinci yılda da toprağın dışına filiz vermez. Üçüncü ve dördüncü yıllarda aynı durum gözlenir.
Her yıl yapılan işlem tekrar edilerek bambu tohumu sulanır ve gübrelenir.
Fakat inatçı tohum bir türlü filiz vermez. Çinliler büyük bir sabırla beşinci yılda da bambuya su ve gübre vermeye devam ederler. Ve nihayet beşinci yılın sonlarına doğru bambu yeşermeye başlar ve altı hafta gibi kısa bir sürede yaklaşık 27 metre boyuna ulaşır. Akla gelen ilk soru şudur:
Çin bambu ağacı 27 metre boyuna altı hafta da mı yoksa beş yılda mı ulaşmıştır?
Bu sorunun cevabi tabii ki beş yıldır.
Büyük bir sabırla ve ısrarla tohum beş yıl süresince sulanıp gübrelenmeseydi ağacın büyümesinden hatta var olmasından söz edebilir miydik?
... Bir başarının şartları her zaman çok basittir.”
hikaye böyledir.
SPK Sermaye Piyasası Kurulu, tasarrufların menkul kıymetlere yatırılarak halkın iktisadi kalkınmaya etkin ve yaygın bir şekilde katılmasını sağlamak ve sermaye piyasasının güven, açıklık ve kararlılık içinde çalışmasını, tasarruf sahiplerinin hak ve yararlarının korunmasını düzenlemek ve denetlemek amacıyla 1981 yılında çıkarılan 2499 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu ile kurulmuştur.
Kurulun Amacı; sermaye piyasasının güvenilir, şeffaf, etkin, istikrarlı, adil ve rekabetçi bir ortamda işleyişinin ve gelişmesinin sağlanması, yatırımcıların hak ve menfaatlerinin korunması için sermaye piyasasının düzenlenmesi ve denetlenmesi,
TURMOB Türkiye Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirler Odaları Birliğinin amacı; denetim mesleğinin performansının ve kalitesinin yükselmesine, muhasebe mesleğinin bağımsızlığının ve tarafsızlığının korunmasına katkı sağlamak, ulusal ve uluslararası düzeyde, muhasebe denetimine ve meslek mensuplarına olan güveni sürdürülebilir kılmak üzere Birlik meslek mensuplarının oluşturdukları bağımsız denetim şirketleri ile bağımsız denetçilerin onaylanmasını, tescilini, takibini, kamuya duyurulmasını sağlamak, bağımsız denetçilerin ve denetim şirketlerinin kalite güvence sistemlerinin kurulması ve bağımsız denetim lisansına, meslekte uzmanlaşmaya, iç denetim ve kurumsal yönetime ilişkin uygulamaları yürütmek üzere Birlik bünyesinde oluşturulan TÜRMOB Bağımsız Denetim Merkezinin kuruluş ve çalışma esasları, görev ve yetkileri ile bağımsız denetim şirketleri kütüğüne ilişkin esasları belirlemek,
KGK Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumunun kurulması; 6/4/2011 tarihli ve 6223 sayılı Kanunun verdiği yetkiye dayanılarak, Bakanlar Kurulu’nca 26/9/2011 tarihinde kararlaştırılmış ve amaç ve kapsamı uluslararası standartlarla uyumlu Türkiye Muhasebe Standartlarını oluşturmak ve yayımlamak, bağımsız denetimde uygulama birliğini, gerekli güveni ve kaliteyi sağlamak, denetim standartlarını belirlemek, bağımsız denetçi ve bağımsız denetim kuruluşlarını yetkilendirmek ve bunların faaliyetlerini denetlemek ve bağımsız denetim alanında kamu gözetimi yapmak,
olarak belirlenmiştir.
Buna göre; Türkiye’de muhasebe denetimine ilişkin mesleki örgütlenme çalışmaları, bir noktadan sonra mesleki eğitim alanında da faaliyetlerin başlamasına yol açmış, bütün bunlar fiili uygulama sonuçları ile bir araya gelince, ekonomik koşullarında uygun olması sonucu 1987 yılından itibaren muhasebe denetimi (bağımsız denetim) Türkiye’de resmen başlamıştır.
Türkiye’de muhasebe denetimine yönelik kuralların oluşturulmasında kilometre taşlarını oluşturan gelişmeler 1987 yılında bankalar ve sermaye piyasası için bağımsız denetim zorunluluğu getirilmesi, Türk hukukunda muhasebecilik ve müşavirlik mesleğinin 01.06.1989 yılında 3568 sayılı Serbest Muhasebecilik, Serbest Muhasebeci Malî Müşavirlik ve Yeminli Malî Müşavirlik Kanunu ile düzenlenmesi, 2003 yılında Türkiye Denetim Standartları Kurulu (TÜDESK)’in oluşturulması, 2006 yılında Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) tarafından uluslararası denetim standartlarının yayınlanması, 2011 yılında Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumunun kurulmasıyla da,
Bambu tohumu toprağa atılmıştır.
Günümüz Türkiye’sinde denetim kuruluşları, sermaye piyasası kapsamında yapacakları denetimlerde SPK’nın; bankalar veya özel finans kuruluşlarının denetimlerinde Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK)’nın; sigorta ve reasürans şirketlerinin denetimlerinde, Hazine Müsteşarlığı’nın; enerji piyasasında faaliyet gösteren işletmelerin denetimlerinde ise Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’nun ilgili kurallarına uymak zorundadırlar. Gerek SPK düzenlemelerinde gerek BDDK düzenlemelerinde denetçinin ilgili yönetmeliklerde açıklık bulunmayan hallerde 3568 sayılı Kanun ve bu Kanunla ilgili yönetmelik ve tebliğlerde belirtilen esaslara göre denetim çalışmalarını yürütecekleri belirtilmiştir.
Temmuz 2015 itibariyle,
Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu (KGK) istatistiki verilerine göre,
13.483 Bağımsız Denetçi,
177 Bağımsız Denetim Kuruluşu,
Kamu Aydınlatma Platformunda (KAP) yayınlanan Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) istatistiklerine göre
565 Şirket,
140 Yatırım Kuruluşu,
47 Portföy Yönetim Şirketi,
91 Bağımsız Denetim Kuruluşu,
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) istatistiklerine göre;
52 Banka,
29 Finansal Kiralama Şirketi,
72 Faktöring Şirketi,
12 Finansman Şirketi,
3 Finansal Holding Şirketi,
39 Bankalarda Bağımsız Denetim Yapmaya Yetkili Denetim Kuruluşu,
6 Bankalarda Bilgi Sistemi Yapmaya Yetkili Bağımsız Denetim Kuruluşları,
112 Ödeme Kuruluşları ve Elektronik Para Kuruluşlarında Bağımsız Denetim Yapmaya Yetkili Kuruluş
bulunmaktadır.
Türk Ticaret Kanunu kapsamında denetime tabi tutulacak firma hadleri Bakanlar Kurulu kararı ile belirlenmiştir. Buna göre; 2015 yılı için son 3 yılda aktif toplamı 50 milyon TL, net satışlar 100 milyon TL ve çalışan sayısı 200 kişi veya üzerinde olması hallerinden en az ikisinin 2 yıl gerçekleşmiş olması halinde tüm AŞ ve Ltd. şirketler bağımsız denetime tabidir.
Ayrıca, SPK, EPDK ve BDDK gibi düzenleyici ve denetleyici kurumlar, bağımsız denetim işlevini yerine getirecek kuruluşların, Kamu Gözetimi Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu'ndan yetki almaları gerekmekte olup, kendi alanlarında, mevzuatları çerçevesinde denetim şartlarını belirleyebilmektedirler.
Büyük Dünya krizleri ve Türkiye’ye etkilerinden ders alınmalı bağımsız denetime bu yönüyle daha fazla önem vermeliyiz ve alt yapısını bir an önce ona göre kurmalıyız. Yoksa en son trende kaçacaktır.
Tabikî bu açıklamalardan sonra herkesin yorumu kendisine göre asıl olan,
Bir süre için çalısın,
Bir süre tahammül edin.
Her zaman inanın
Hiç bir zaman geri dönmeyin.
Saygılarımla… 11.07.2015
Kaynaklar
Bambu ağacının hikayesi; KGK Başkanı Sayın Seyit Ahmet BAŞ tarafından sabır üzerine sohbetinden esinlenerek alınmıştır. http://www.akd.com.tr/gelisim/bambu_agaci.html
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK)
http://www.bddk.org.tr/WebSitesi/turkce/Kuruluslar/Kuruluslar.aspx
Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu (KGK)
http://kgk.gov.tr/bagimsiz_denetciler/Istatistik-BSD.aspx#
Kamuyu Aydınlatma Platformu (KAP)
https://www.kap.gov.tr/sirketler/islem-goren-sirketler/tum-sirketler.aspx