Kredi sermaye değil bir risk faktörüdür
15 Kasım 2023 Çarşamba
İşletmelerin öz sermaye yetersizliği veya borca batıklık durumunda iflas etmeleri veya konkordatoya başvurmalarının temel nedeni, yüksek . . .
Kredi sermaye değil bir risk faktörüdür
MEVZUATIN İÇİNDEN

Kredi sermaye değil bir risk faktörüdür

Talha APAK

İşletmelerin öz sermaye yetersizliği veya borca batıklık durumunda iflas etmeleri veya konkordatoya başvurmalarının temel nedeni, yüksek faizlerle kullandıkları kredileri geri ödeyememe riski olarak ortaya çıkmakta olup, bu durumda beraberinde başka birçok işletmeyi de riske sokmaktadırlar.

Sermaye koymadan kredi ile finanse edilen ticaretin devamı için, alınan krediyle birlikte faizlerinin de ödenmesi gerekmekte. Elde edilen hasılatın bir kısmı kredi taksitlerine ve faize gidecek, diğer bir kısmı ise yeni banka borçlarıyla tedarikçilerin borçlarına gidecek. Bu oyun bir süre devam edebilir, ancak piyasa hafif sallandığında bu durumdaki şirketler dökülmeye başlar.

OVP ile sıkılaştırma ve tasarruf tedbirleri öne çıktı

 Öz sermaye yetersizliğinden dolayı ciddi finansal sıkıntı içinde olan işletmeler, hükümetten ucuz kredi veya krediye erişim kolaylığı beklerken Orta Vadeli Program (OVP) ile bu umut ve bekleyiş de rafa kalkmış bulunuyor. Bu durumda, şirketler bilançolarına çekidüzen vermek zorundadırlar. Aksi takdirde, bankacılık kesiminden kredi kullanmaları zorlaşacaktır.

2024-2026 döneminde uygulanacak OVP ile; enflasyonla mücadele, sıkılaştırma, faizlerin artırılması, krediye ulaşmayı zorlaştırmakla birlikte tasarruf tedbirleri öne çıkmakta. Haliyle, reel piyasada faiz artışları ve krediye ulaşmakta yaşanan sıkıntılar nedeniyle öz varlığı yetersiz olan birçok işletme ciddi finansman sıkıntısına düşmüş bulunuyor.

Yüksek kredi borcu olanları bekleyen önemli diğer bir risk

Gerekli şartlar oluştuğu için, 31/12/2023 tarihi itibariyle enflasyon muhasebesi uygulamasına geçiliyor. Enflasyonun bu denli yüksek olduğu süreçte uygulama elzem olmuştur.

Çünkü, işletmelerin finansal tablolar enflasyon nedeniyle aşındığından tam anlamıyla gerçeği yansıtmamaktadır. Bu durumu daha önceki yazılarımda sıkı sık dile getirmiştim. Enflasyon muhasebesinin uygulanmasıyla işletmeleri en çok tedirgin eden husus, daha fazla vergi ödeme durumunda kalıp kalmayacaklarıdır. Ülkemizde işletmelerin büyük bir kısmının öz kaynak sorunu bulunuyor. Birçok işletme sermaye yetersizliği nedeniyle finans kurumlarından kullanmış oldukları krediyi sermaye olarak görmektedir.

Enflasyon muhasebesine geçilirken yüksek kredi borcu olanları bekleyen önemli bir risk ise, daha fazla vergi ödemeleri söz konusu olacaktır. Diğer bir ifadeyle, işletmeler finansal ihtiyaçlarını öz sermaye ile karşılamak yerine borçlanarak veya yabancı kaynak kullanarak karşılamaları halinde onları önemli bir risk bekliyor olacak.

Şöyle ki, enflasyon düzeltmesi uygulamasıyla 31/12/2023 sonu düzeltmelerin vergiye etkisi olmayacaktır. Ancak, 2024 ve sonraki yıllarda yapılacak düzeltmelerde, öz kaynakları zayıf olan ve kredi borcu yüksek olan işletmelerin daha fazla vergi ödemeleri demektir. Öz kaynakları kuvvetli olan ve kredi borcu az olan işletmelerin ise, daha az vergi ödemeleri demektir.

Enflasyon muhasebesinin tarafları ve duruşları

Enflasyon muhasebesi uygulanmasının üç tarafı bulunmaktadır. Birinci tarafı Hazine ve Maliye Bakanlığı adına Gelir İdaresi, ikinci tarafı uygulamayı yapacak olan meslek mensupları (SMMM/YMM), üçüncü tarafı ise iş camiası olan işletmeler. Birinci taraf olan Gelir İdaresi tebliğ taslağını yayınladı uygulama tebliğinin yayını bekleniliyor. İkinci taraf olan meslek örgütü (TÜRMOB) gerekli altyapı hazırlıklarını tamamladığını, hazır olduğunu ve uygulama tebliğinin yayınlanmasını beklediğini duyurdu. Asıl ilginç olanı ise, yılın bitimine 45 gün kala konunun muhatabı olan iş camiasından hiçbir ses çıkmaması, hiçbir eleştiri gelmemesidir.

Sonuç olarak; bazı işletmelerin yabancı kaynak (kredi) kullanmaları yönünde bir takım haklı nedenleri olabilir. Ancak, kredi kullanmak yerine öz sermayeyle ticaret yapmak daha doğru olacaktır. Öz sermayesi yeterli olmayanların kredi kullanarak ticaret yapmaları doğru değildir. Bundan böyle, şirketlerin bankalardan aldıkları kredilerin kendileri için bir sermaye olmadığını, tam aksine bir risk faktörü olduğunu idrak etmeleri gerekiyor. (Dünya)
REKLAM ALANI
“Geçici Vergi Dönemlerinde Soru ve Cevaplarla Enflasyon Düzeltmesi” Açılış Konuşması
REKLAM ALANI
Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Stan­dartları Kurumu (KGK), 660 sayılı KHK’ya göre Kurum, kararnamede belirtilen görevleri . . .
Türk vergi sistemi mükelleflerin ödeyecekleri vergi miktarının hesaplanacağı vergi matrahını kendilerinin tespit ederek beyan etmeleri esasına dayanır
Anayasamızın 138. maddesine göre hâkimler, Anayasa’ya kanuna ve hukuka uygun olarak vicdani kanaatlerine göre hüküm verirler. Bu . . . .
Uzun yıllardır uygulanmakta olan ve şirketlerin aktifinde iki yıldan fazla kayıtlı taşınmazların satışından elde edi­len kazançların kurumlar . . . . .
Maliye Bakanlığı İş Yapacam, Ekonomiyi Düzeltecim Derken Kendi Ayağına Kurşun Sıkmaya Devam Ediyor.
Tebliğ taslağının geliştirilmesi ve yayımlanmaya hazır hale getirilmesi için Başkanlığımızca çalışmalar devam etmekte olup
Enflasyon, ağustos ayında yüzde 2,47 oranında artış gösterirken, yıllık enflasyon yüzde 51,97 olarak hesaplandı. Ekonomistler, ağustosta . . . .
Her 100 TL vergi tahsilatının 72 TL’sini tüketim vergilerinden karşılayan devlet, şirketlerin yarısının zarar ya da matrahsız beyanname . . . .
Yılın ilk 7 ayında 4,3 trilyon lira vergi toplamayı hedefleyen Maliye, 3,8 trilyon lira tahsilat yapabildi. Gelir vergisinde hedefi bulan Maliye, . . . .
1976 yılının 3 Şubat günü Kayseri’deki Yılmaz Öztaşkın, New York’ta yaşayan kuzeni Yavuz Altop’a telefon etti:
Sevgili okurlarım, burada ısrarla üzerinde durduğum ve sık sık gündeme getirdiğim bir konu var.
Tüm kamuoyunun malumu olduğu üzere; enflasyon düzeltmesi şartları oluştuğu ilk günden bugüne kadar, . . . .
Ülkemizi bağımsızlığa kavuşturan,bağımsız yaşamak için mücadele eden tüm mazlum milletlere rehber olan Türk milletinin ve ordumuzun . . .
TÜRMOB Genel Başkanı Emre Kartaloğlu’nun 30 Ağustos Zafer Bayramı dolayısıyla yayımladığı mesaj; “Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün liderliğinde, 30 Ağustos’ta zaferle sonuçlanan Büyük Taarruz,
Konya Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası (SMMMO) Başkanı Abdil Erdal, 30 Ağustos zaferinin ülkemizin özgürlük simgesi olduğunu söyledi.
3/7/2024 tarihli ve 32591 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 161 sayılı Bazı Cumhurbaşkanlığı Kararnamelerinde Değişiklik Yapılmasına Dair - - - - -